Yeditepe İstanbul

     Ah İstanbul… Bir fotoğraf tutkunu olarak seni fotoğraflamamak senden az da olsa bahsetmemek olmazdı sanırım.

     Bir İzmir’ li olarak yaklaşık 1.5 ay İstanbul’ da bulunma fırsatım oldu. Bu geçen zaman ile ilgili aklında kalan en baskın şey neydi  derseniz, birincisi İstanbul’ un eşsiz tarihi ve size ‘’ Keşke daha önce dünyaya gelseymişim. ‘’ dedirten havası oldu. İstanbul’ u bundan 40 ya da 50 yıl önce boynumda analog bir fotoğraf makinesi ile gezmek çok isterdim. Ancak günümüz İstanbul’ u ile yetinmek zorunda kaldım diyebilirim.

     Tarihini bir köşeye bırakacak olursak kalabalığının çok yorucu olduğunu düşünüyorum. Tamam İzmir’ de kalabalık şehir, ancak yüz ölçümü İzmir’ in neredeyse yarısı kadar olan bir şehirde İzmir’ in 3 katından fazla insan yaşadığını düşünürsek İzmir’ den ciddi bir üstünlüğü olduğu ortada. Ve benim gibi sakinliği sevenler için sanırım o güzelliklerinin fotoğraflarını çekip dönmek daha isabetli bir karar. Kısa ziyaretimin sonucunda çekmiş olduğum fotoğraflarla sizleri baş başa bırakıyorum, umarım keyifli vakit geçirirsiniz. Takipte kalın…

   

HARİKA BOKEHLER YARATMAK İSTER MİSİNİZ ?

     Bu yazımda sizlere fotoğrafçılıkta sıkça kullanılan, eğlenceli ve yaratıcı çalışmaların ortaya çıktığı bir teknik olan bokeh veya boke adı verilen teknikten bahsetmek istiyorum.  İlk yazımda olduğu gibi yazılarımda sade ve teknik kelimelerden mümkün olduğu kadar uzak bir dil kullanarak herkese hitap etmek istiyorum.


Nedir bu bokeh ?
   
      Bokeh japoncada bulanık anlamına gelen makinemiz ile netlediğimiz objenin arkasında kalan alanların bulanıklaşmasından faydalanarak arkaya denk getirdiğimiz çeşitli ışıklar ile (trafik, şehir ışıkları ve her türlü ışık) eğlenceli çalışmalar yapmamızı sağlayan bir tekniktir.

Bokeh İle İlgili Püf Noktalar

     Fotoğraflarımızda bokeh etkisini etkileyen faktörler; lensin diyafram açıklığı yani ne kadar ışık aldığı, lensin optik kalitesi, diyafram bıçakları, çekimdeki arka plan ve çektiğiniz objeye yakınlığınızdır. Bunlar nette geçen kavramlar her yerde görebilirsiniz. Ancak lensin optik kalitesi, diyafram bıçakları gibi kavramlar bizim bokeh yaratmakta kullanacağımız kavramlar değildirler. O nedenle ben sizlere diyafram etkisi ve çekimlerdeki arka plan etkisi ile ilgili püf noktalar vermek istiyorum.

Diyafram nedir konusu internette bolca bilgi barındıran bir konudur o nedenle tekrar üzerinde durarak yazıyı sıkıcı hale getirmek istemiyorum. Kısaca özetlersem makinemize giren ışığın şiddetini ayarladığımız açılıp kapanabilen bir halkadır. Halka ne kadar daralırsa makinemize o kadar az ışık girecektir diye düşünebiliriz.

Ama etkili bokehler yaratmak istiyorsak diyafram açıklığı fazla olan yani piyasada f/1.4 , f/1.8, F/2.8 gibi değerlerde geçen lensler tercih etmeliyiz.

50 mm f/1.8 lensler tercih edebileceğiniz makul fiyatlarda olan ancak performansı gayet tatmin edici lenslerdir. Arka planı bulanıklaştırma imkanınızın fazla olduğu, dolayısı ile hem bokeh fotoğrafları yaratmak için hem de portre fotoğrafları için tercih edebileceğiniz lenslerdir. Ben de nikkor 50 mm f/1.8D lensi kullanıcısı olarak yazımda görmüş olduğunuz fotoğrafları bu lensle çekmiş bulunmaktayım.

İkinci konu arka plan ve objemize yakınlık;

Fotoğrafını çekmek istediğimiz obje ile arka plandaki ışıkları ne kadar uzaklaştırırsak o kadar bulanık ve istediğimiz bokehleri elde edeceğimiz fotoğraflar çekmiş oluruz.

Örnek verecek olursam, bokeh etkisini göstermek için ev ortamında çekmiş olduğum fotoğraflarda biblo ve bardak camın önünde durmakta, benim objelere yakınlığım 50-60 cm, objelerin arka plandaki ışıklara (şehir ışıkları) uzaklığı ise 40-50 m vardır =)

Arka planı fotoğraflıcağınız objeden uzaklaştırarak f/2.8, f/3.5 ya da F/4 değerlerinde bile iyi bokeh etkisini görebilirsiniz.

Son olarak arka plan seçimine değinmek istiyorum. Arka plan seçimi bana göre bu tarz fotoğraf çekimlerinde en önemli unsur. Çünkü arka plana aldığımız ışıkların konumu, renkleri ve şiddeti fotoğrafımızın tarzını belirleyen en önemli unsurlar.

    

Yağmurlu bir günde cama düşen yağmur damlacıklarının arkasına aldığım şehir ışıkları ile çekmiş olduğum fotoğraflarda, arka planı ve fotoğraf açısını değiştirmem ile fotoğrafların nasıl değiştiğini görebilirsiniz.

Kısaca özetlersek ;

·       diyafram aralığı yüksek bir lens ( 50 mm f/1.8) fiyat/performans olarak tavsiyemdir.

·       Objenize mümkün olduğunca yaklaşın

·       Objeniz ile arka planınızı mümkün olduğunca uzaklaştırın

·       Son olarak arka plan olarak seçtiğiniz ortamların seçimine özen gösterin

Arkadaşlar bu yazımında sonuna gelirken bir konuya değinmek istiyorum. Yazılarımın uzun olmaması ve sıkıcı olmaması için mümkün olduğunca kısa ve sade bir yazı tercih ediyorum o nedenle ayrıntılara yer vermiyorum. Ancak merak ettiğiniz soruları gerek burdan gerek bana mail ile ulaşarak sorabilirsiniz. Takipte kalın...

iletişim: alpersasal@gmail.com

HANGİ FOTOĞRAF MAKİNESİNİ ALMALIYIM ?

FOTOĞRAF MAKİNESİ SEÇİMİ

           

            Hepimiz yeni bir şey alacağımız zaman o konuyla ilgili farklı fikirler ve öneriler almak isteriz.  Bende Bu amaçla elimden geldiği kadar sizlerin bu zorlu seçiminize katkıda bulunmak ve naçizane tecrübelerimi paylaşmak istedim. Yazıma başlamadan önce belirtmek isterim ki önerilerim kişiseldir ve sadece yardımcı olmak amacı ile yazılmışlardır. Yazımı teknik detaylara çok girmeden sadece hangi tarz makine almam uygun olur ? ( kompakt, dslr, dslr like, aynasız ) sorusuna cevap olarak yazacağımı belirteyim.

Öncelikle Ne Yapmak İstediğinize Karar Verin.

            Bence olayın kilit noktası burası ve bazı soruların cevaplarını verdikçe ne yapmak istediğinize ve ne tarz bir seçim yapmak istediğinize daha rahat karar vereceksiniz emin olun. Mesela fotoğrafçılığa başlamak istemenizin en büyük sebebi nedir ? Bu soru bana göre çok önemli. 

            1) Her anı yakalamak ve bunu telefonlarla yapmaktan zevk almayıp daha fazla imkana sahip olmak istiyorsanız ya da telefonların sizi kısıtladığını düşünüyorsanız kompakt makinelere yönelmeniz hem taşınabilirlik açısından hem maliyet açısından amacınızı fazlasıyla karşılayacaktır. Kompakt makineler de kendi aralarında fiyatlarına göre ayrılırlar ve emin olun şaşırtıcı derecede özellikleri olan ve başlangıç hatta orta seviye DSLR ( halk arasında profesyonel makineler yaaa bunlar ) makineler ile yarışabilecek performansta fotoğraflar çeken makineler mevcuttur. ( Sony Cyber-shot RX100 serisi)

Ancak bu kadar bütçe ayıramam derseniz alternatif modeller sunmak isterim.

 

2000 tl civarları ve üzerisi için sony rx 100 serisi hatta sony rx 100 m3 modelini şiddetle tavsiye ederim. (Teknik soruları ayrıca sorabilirsiniz cevaplamaktan keyif alırım)

1500-1600 tl civarlarında Canon PowerShot G15 ve G16 modelleri yine birçok isteğinizi karşılayacak kaliteleriyle kendilerini kanıtlamış ve piyasada hem direk kompakt kullanıcılarının hem profesyonel kullanıcıların yedek makine olarak kullandığı modellerdir. Eminim daha seçenekler vardır ama amacımız seçenek daraltmak.

1000 tl civarlarına geldiğimiz zaman Nikon Coolpix P7700, Canon PowerShot G12 ve Nikon Coolpix P340 modellerini öneririm. Makinemin yanına yedek olarak almak isteyeceğim fiyat aralığında ve kalitede modelleri seçmeye özen gösterdim

Daha düşük fiyattaki modelleri önermiyorum. Almışken biraz bekleyip biriktirip veya taksitle bu fiyat aralığındaki modelleri almanız ileriye dönük bir yatırım olacaktır.

2) Amacım her anı  kaliteli bir şekilde yakalamak değil onu telefonum ile rahatlıkla yapıyorum o bana yeter diyorsanız ve fotoğraf çekimine ayrı zaman ayırıp daha az da olsa daha kaliteli fotoğraflar çekmek istiyorum diyorsanız seçenekler 2 ye ayrılıyor diyebilirim.Bunlar etrafta kocaman ve profesyonel olarak gördüğümüz DSLR makineler ve Aynasız Makineler.

 ancak önce şu noktaya açıklık getireyim daha az fotoğraf çekmek derken nerden biliyorsun ben çok fazla çekime çıkarım dediğinizi duyar gibiyim ( ki başta bende öyle diyordum ) . Bu tecrübeyle sabit söylediğim bir şey ve şunu bilmenizi isterim kendimle sabit bir tecrübe değil :) Forumlarda okuduğum ve sürekli sohbetim olan fotoğrafçı arkadaşlarım olsun çevremdeki amatör, profesyonel birçok fotoğrafçı arkadaşım olsun onların tecrübeleriyle de sabit bir durum. Çünkü makine büyüdükçe, makinenin lensi büyüdükçe, lens sayısı arttıkça, ağırlık ciddi derecede arttıkça bir noktadan sonra o makineyi taşımak hadi bir gaz yanınıza aldınız onu muhafaza etmek, kocaman çantasını koyacak bir yer bulmak ve dikkat çeken makinenizin yarattığı etki ile üzerinize gelen bakışlardan rahatsız olmamak marifet ister. Hatta bu sebeplerledir ki birçok profesyonel ekipmana sahip fotoğrafçı ( 10.000-15.000 tl ) bu ekipmanlarını elden çıkarıp kompakt veya aynasız makinelere geçiş yaptılar (aynasız makinelere en son yer vericem). O nedenle tüh ya çok güzel kareydi kaçırdım! Of ya keşke makinem yanımda olsaydı! diye kendinize söylenmek istemiyorsanız DSLR almayın derim. Ama DSLR makinelerle çekim yapmak ayrı keyiflidir onuda söylemek isterim. Büyük gövdelerini avantaj olarak gören ki titremenin azaldığını düşünebiliriz elde tutarken. Bence genel olarak tanıdığı imkanları diğer makinelerin hala tam olarak karşılayamaması DSLR tercih etmekte en büyük sebeptir.

Dslr makineler kendi arasında giriş , orta ve pro segmenti olarak ayrılır diyebiliriz. Giriş seviyesi dediğime bakmayın orta seviye makinelerle yapabileceğiniz neredeyse her şeyi yapabilirsiniz sadece genelde daha az tuş seçeneği olur menüden seçersiniz ayarları , özel atanmış tuş sayısı daha azdır (iso, beyaz dengesi) gibi.

Konu Dslr olduğu zaman çok fazla şey önerip kafa karıştırmak istemiyorum.

Giriş seviyesinde hala çok iyi bulduğum nikon D5100, D5200 (D5300 alacağınıza D7000 veya canon 60D alın daha iyi) , Canon kısmında ise 600D , 650D veya 700D önerebileceğim sizi asla pişman etmeyecek modeller diyebilirim.

Orta segmente girersek sahip olduğum ve çok severek kullandığım Nikon D7000 modelini şiddetle öneririm. D7100 modeline fark vermenize değer mi bilmiyorum bütçenize kalmış.

Canon kısmında ise 60D ve 70D önerebileceğim modeller diyebilirim. Bütçeyi arttırabilirseniz 7D modelini Önerebilirim.

Profesyonel seviyede ve fiyatlarda makine alacak arkadaşların zaten tavsiyeye ihtiyaçları olduğunu zannetmiyorum makineleri şimdiden hayırlı olsun =)

Peki nedir bu aynasız makineler ? 

aynasız makineler kompakt ve dslr makinelerin kırmasıdır dersek yanlış bir şey demiş olmayız sanırım. Kompakt makinelere yakın biraz daha büyük gövdelere sahip ve  sabit değil de değiştirilebilen lenslerin takılabildiği özellikleri Dslr makinelerle yarışır hatta makinesine göre daha iyi olduğu makinelerdir. O nedenledir ki fiyatları orta seviye Dslr makinelere yakındır ve 2000-2500 tl civarlarında modelleri gayet tatmin edici makinelerdir. Gövdem küçük olsun çok ağır olmasın çok yer kaplamasın ona rağmen profesyonel fotoğraflar çekeyim diyorsanız bence tam size göre bir seçenek bakarsınız bende ilerde makinemi satıp aynasız makineye geçiş yaparım. Ancak Dslr makinelerden küçük seçenekler olsalarda hala hep yanımda taşımak istiyorum diyebileceğimiz modeller olduklarını düşünmüyorum. Lensleriyle beraber çokta küçük değiller çünkü.

Aynasız makinelerde önerebileceğim modeller Olympus OMD EM5 ve EM10 

Sony Nex 6 , Nex 7 ve A6000

Fujifilmin makinelerde çok iyidir ancak ben yukardaki seçenekleri tercih ederim çünkü netleme hızları ve bana göre özellik / fiyat değerlendirmesinde geride kalıyor.  

Samsung Nx serisi ile güzel atılımlar yapsa da yine özellik / fiyat olarak ve fotoğraf makinesi tecrübesi olarak bana güven vermiyor. ( Telefonlarından çok çektim ayrıca ).

En genel özet yaparsak (bu kadar kasmaya gerek yok di mi ) eğer çok sayıda fotoğraf çekmek istiyorum makinem küçük kaliteli olsun hep yanımda olsun diğer seçenekler kadar iyi çekmese de olur diyorsanız bütçeyi çok da düşürmeden kompakt makineleri tercih etmek yararınıza olacaktır.

 her anımı yakalamamda telefon işimi görüyor daha profesyonel bir şey olsun çekime daha az çıksamda olur ( yazıda geçen sebeplerden dolayı) diyorsanız dslr ve aynasız makineler size uygun olacaktır.

Dslr mı aynasız mı ? Derseniz inanın özellik / performans olarak hangi seçimi yaparsanız yapın pişman olacağınızı zannetmiyorum. Yine de taşıma kolaylığı daha iyi olsun ağırlığı zorlamasın derseniz aynasız makineleri öneririm.

Ancak hala günümüzde bana göre kaliteleri tartışılmaz olan dslr makine alırım ağırlığı ve boyutları önemli değil ben fotoğraf çekerken verdiği hisse bakarım diyorsanız ( ki bence bakmayın) dslr makineler tam size göre.

Malum bu ilk blog yazım ve olurda hatam olduysa şimdiden herkesten özür dilerim umarım herkese yararlı bir yazı olmuştur takipte kalın ...